3 Ekim 2009 Cumartesi

Previously on "midye dolma canavarı"

-İnsanların neden yavaş yavaş facebook hesaplarını kapatmaya başladığını şimdi anlıyorum sanırım. Ben de eşiğindeyim tam. Ya kapatıcam ya da aramalarda çıkmiyim, hiçbişeyim görünmesin, kimse beni eklemesin filan gibi psikopat ayarlar yapacağım. Az kaldı. Acaba "ilkokul arkadaşlarım beni bulmasın" gibi bi' seçenek var mıdır?

-Eve yerleştik sonunda. İyi kötü idare ediyoruz, hala sesim yankılanıyor koca evde ama az çok kurdum düzeni. Kendimden beklemediğim bir performans sergiliyorum. "Düzen" dediğimiz şeyin büyük kısmını hallettim, geri kalanı da zamanla olacak.. Bir de ev arkadaşı bulsam hiçbir eksiğim kalmayacak..

-İngilice kursunda sürekli teneffüse çıkıp çıkıp dönmeyen hocaya "Hep teneffüs hep teneffüs, biraz da ders yapalım" diyen kardeşimle gurur duyuyorum.

-Dönüş yolunda magic cone otomatından "ürün tükenmiştir" yazısını kaldırdıklarından şansımı deneyip almaya çalıştım ama 1 lirayı attıktan sonra boş makinayla bakışırken kendimi çok aptal hissettim.

-Okulumun ilk haftası bitti, şaşırtıcı bir şekilde bölüm derslerini çok sevip, ingilizce, bilgisayar, matematik gibi benim "lise dersleri" dediğim derslerde çok sıkıldım. Herkes istatistik istatistik diye gözümü korkutmuştu ama ben hocayı da dersi de gayet sevdim. Zor olucak, belli, ama en çok ondan zevk aldım. Micro da hiç fena değildi. Ön sıra öğrencisi olucak gibiyim. Hadi bakalım. Bunları buraya yazıyorum ki sonra okuyup düşüncelerimde neler değişmiş göreyim, görelim.

-Son zamanlarda hayatımı Lily Allen'ın LDN klibine benzetiyorum. Hoş, etrafı tozpembe gösteren gözlüklere ihtiyacım yok da diyemem.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder